Güme Köyü İnternet Sitesi ve Güme Fm - www.gumeliler.net
ÜyelikTakvimÜye listesiTAKIMAramaSıkça Sorulan SorularAnasayfayaPortalGüme fm dinlemek icin tiklayin.Güme Resim Galerisi

Güme Köyü İnternet Sitesi ve Güme Fm - www.gumeliler.net » Arama » Arama Sonucu » Merhaba Misafir [Giriş yap|Üye ol]
Gösterilen Mesaj 1 ile 30 arası. Toplam 131 mesaj bulundu Sayfalar (5): [1] 2 3 Sonraki » ... Sonuncu »
Yazan Mesaj
Konu: vefaat
sevgi uysal

Cevap yaz: 3
Hits: 3.922
14.07.2010 16:12 Forum: GÜME KÖYLÜLERİMİZDEN VEFAAT EDENLER


Merhum Ramazan Emmiye allahtan rahmet mekanı cennet olmasını dlileriz. Aılesıne Cocuklarına ve Torunlarına allahtan sabır ve bassaglıgı dılerız. UYSAL aılesı
Konu: Vefat-Başsağliği
sevgi uysal

Cevap yaz: 4
Hits: 4.732
08.05.2010 22:34 Forum: GÜME KÖYLÜLERİMİZDEN VEFAAT EDENLER


Allah rahmet eylesin, mekani cennet olsun insallah. Ailesine ve Yakinlarina allahtan sabir ve bassagligi dileriz.
Konu: Vefat
sevgi uysal

Cevap yaz: 23
Hits: 16.027
15.01.2010 20:59 Forum: GÜME KÖYLÜLERİMİZDEN VEFAAT EDENLER


Merhum Mustafa abiye Allahtan rahmet mekani cennet olmasini dileriz. Ailesine ve Yakinlarina allahtan sabir ve bassagligi dileriz.
Konu: Regaib Kandili
sevgi uysal

Cevap yaz: 3
Hits: 21
25.06.2009 20:06 Forum: DiN KÜLTÜRÜ


Yagmur yüklü bulutlar gibi gelen, etegindeki hayir cevherlerini basimiza bosaltan ve bizlere mutluluk veren kandilin, büyüsüne kapilmaniz dilegiyle. Nice kandiller
Konu: Klavye sigaralik olarak nasil kullanilir. Tiklayin
sevgi uysal

Cevap yaz: 3
Hits: 70
17.06.2009 21:58 Forum: KOMİK RESİMLER


ay ne igrenc. verwirrt ali bunu nerden buldun.
Konu: Trasli Sulalesinin En Kucuk Ferdi
sevgi uysal

Cevap yaz: 12
Hits: 176
04.06.2009 18:04 Forum: GÜME KÖYÜNDEN HABERLER


gözünüz aydin. allah anali babali büyütsün bahti acik ömrü uzun ve ömür boyu mutlu olarak dünyaya gözlerini acmis olmasini dilerim.
Konu: SEHITLERIMIZ
sevgi uysal

Cevap yaz: 8
Hits: 5.237
unutmayacagiz sizleri. 30.04.2009 21:04 Forum: DÜNYADAN ve TÜRKİYEMİZDEN HABERLER


Sizi unutmayacağız şehitlerim,
Unutturmayacağız;
Siz rahat uyuyun, bu vatana hainleri,
Uğrattırmayacağız;
Akıtılan her damla kanın hesabı soruluyor,
Soracağız;

Kadın, erkek, çocuk demeden,
Asker olmaya gönüllü Türk milleti,
ÖLÜRSEM ŞEHİT, YAŞARSAM GAZİ!
Her imanlı vatanseverin zihniyeti;
Hiç kimse bölemeyecek vatanı,
Yıkamayacak bu büyük cumhuriyeti.

ŞEHİTLER ÖLMEZ, VATAN BÖLÜNMEZ.
Sözleriyle çınlıyor, yurdumun her yerinde sokaklar;
Yaptıkları kalleşliğin hesabı soruluyor, sorulacak;
Kaçacak delik arıyor, arayacak o alçaklar.

Haince pusu kurmanın ne olduğunu görüyorlar,
Daima görecekler;
Leşlerini toplayan bile yok,
Akbabalar yiyecekler;
Türk askeri karşısında sürünüyorlar,
Sürünecekler.

Siz bu topraklar için canını veren şehitler;
Göğsünüzü siper edip, vatanı korumuşken,
Onlar yalvar, yakar olacaklar,
Türk askeri, inlerini başlarına yıkarken.

Ey; Türk ulusunun şanlı şehitleri,
Ey; bu vatan için savaşan, kahraman gazileri;
Ve sizler…
Kalleşlerin mezarını kazan. Türk erleri;
Yetmiş milyon tek yürek olmuş, sizi destekliyor;
Tüm Türk ulusu, sizi çok seviyor.

Şehitlerim, edin hakkınızı helal;
Kimse indiremez, inmeyecek göklerden,
Rengini kanınızdan alan,
Bu al sancak, bu hilal.
Konu: SEHITLERIMIZ
sevgi uysal

Cevap yaz: 8
Hits: 5.237
30.04.2009 21:02 Forum: DÜNYADAN ve TÜRKİYEMİZDEN HABERLER


Burdan tüm SEHITLERMIZE ALLAHTAN rahmet mekani cennet olmalarini dilerim.

Tüm SEHIT AILELERIMIZE ALLLAHTAN sabir ve emir allahin diliyorum. Sehitlerimiz ölmedi.
SEHTILER ÖLMEZ BU ANAVATAN ASLA BÖLÜNEMEZ. SEHIT ANALARIMIZ BABALARIMIZ KARDESLERIMIZ COCUKLARIMIZ DEGIL HAIN TERRÖRISTLER AGLASIN:

terröristler ağlasın
şehit anneleri değil
gözleri arkada kalmasın
oğulları ölmedi
çünkü şehitler ölmez
bu vatan asla bölünmez
bizi korumak için
şehit oldu askerler
vatanı korumak için
tutsak olmamak için
onlar bizi bekliyor
cennette yaşıyor
bizi hergün izliyor
artık anneler değil
hainler ağlıyor
Konu: sidika köse
sevgi uysal

Cevap yaz: 13
Hits: 137
13.04.2009 21:56 Forum: HOŞGELDİNİZ & TANIŞALIM


ooooo kimler gelmis, hosgeldin SIDIKACIGIM, nasilsin? Orcun nasil onu isir benim icin. güzel paylasimlarini bekleriz insallah.
Konu: vefat (Memis Mehmet)
sevgi uysal

Cevap yaz: 14
Hits: 11.907
27.03.2009 22:36 Forum: GÜME KÖYLÜLERİMİZDEN VEFAAT EDENLER


merhum Mehmet amcaya allahtan rahmet mekani cennet topragi bol olmasini dileriz. Ailesine ve yakinlarina allahtan sabir ve emir allahin dileriz.
Konu: Hacimustafali sulalesinden kayip
sevgi uysal

Cevap yaz: 11
Hits: 8.954
02.02.2009 20:46 Forum: GÜME KÖYLÜLERİMİZDEN VEFAAT EDENLER


allah rahmet eylesin, mekani cennet olsun, ailesine ve yakinlarina allahtan sabir ve bassagligi dileriz.
Konu: ..#..TeBriKLeR En AkTiiF üYeMiZe..#..
sevgi uysal

Cevap yaz: 10
Hits: 126
19.01.2009 19:13 Forum: KARIŞIK PAYLAŞIM


tebrikler COK IYI COK IYI
Konu: Istikbal Marsi
sevgi uysal

Cevap yaz: 3
Hits: 34
Istikbal Marsi 09.01.2009 22:42 Forum: KARIŞIK PAYLAŞIM


Türkiye'yi Güldüren Adam' ünlü komedyen Cem Yılmaz'ın İstiklal Marşı'ndan esinlenerek yazdığı bir şiir, şu sıralarda elden ele dolaşıyor. Cem Yılmaz, bu şiirinde Türkiye'nin sorunlarını da ele alarak ülkemiz gerçekleri hakkında inanılmaz tespitler yapmış! İşte Cem Yılmaz'ın Türkiye'nin durumuna mizahi ve bir o kadar da entelektüel bakış açısıyla yazmış olduğu şiir:



İSTİKBAL MARŞI

Bakma, dönmez şafak vakti yurttan kaçan o alçak!
Dönmeyip Amerika'da, arlanmaksızın yaşayacak!.
O benim milletimin hırsızıdır, yurdu soyacak,
Hortumladıkları benimdir, milletimindir ancak!

Çalma, kurban olayım hepsini ey hırslı çakal!
Gariban halkıma da bir pul bırakacak kadar al!
Olmaz sana götürdüğün paralar sonra helal,
Hakkını vermezsen burdaki ortaklarının behemehal!

Ben ezelden beri aç yaşadım,aç yaşarım!
Hangi hükümet beni kurtaracakmış,şaşarım!
Kurumuş musluk gibiyim, ne akar ne taşarım!
Yırtsam da bir tarafımı, hiç görülmez başarım!

Mali krizler, yoluna örmüşse çelikten bir duvar,
Benim .ceğiz, .cağız diyen bir hükümetim var!
Bağırsın korkma, nasıl işimize burnunu sokar?
'Avrupa Birliği' denen tekdişi kalmış canavar!

Arkadaş, Meclis'e namusuyla çalışanları uğratma sakın!
İşe aldıracakların, olsun hep sana yakın!
Gelecektir, cezanı vereceği günler Hakkın,
Kim bilir belki yarın, belki yarından da yakın!

Yaktığın yerleri 'orman' diyerek geçme, tanı!
Çalışanı işten at, doldur kadroya yatanı!
Gözleri açık yatır seni kurtaran atanı,
Satılmadik o kaldı, durma satıver şu vatanı!

Sermaye mutlu olsun, olsa da çevre feda!
Semizlettin Apo'yu, mezarında dönsün Şüheda!
Uydurma kanunlarla Meclis'ten getirin seda!
On bin Yıllık tarihe, yurdum ederken veda!

Cümlenizin bu yurdu yok etmek mi emeli?
Yediginiz herzelere başka ne demeli!
Oyuverin altını iyice sallansın temeli,
Yurdumun ki, sonunda vatandaş kükremeli!

O zaman durur belki gözümden akan yaşım,
O zaman doğrulur belim, yukarı kalkar başım,
O zaman boşa gitmez yıllarsüren uğraşım!
HESABINI VERİP TE GİTTİĞİNİZ GÜN KARDAŞIM,

Dalgalanın dolar gibi sizde şimdi ey suçlular!
Olsun artık soyguncuya vurulacak bir yular,
Ebediyen, öyle yok hesapsız bir iktidar!
Hakkıdır 'garip yaşamış vatandaş'ın da gülmek,
Hakkıdır ezilmiş milletimin, aydınlık bir İstikbal!
Konu: Dini Hikaye: Kabir Konusuyor
sevgi uysal

Cevap yaz: 3
Hits: 61
Dini Hikaye: Kabir Konusuyor 07.01.2009 23:10 Forum: KARIŞIK PAYLAŞIM


Kabir konuşuyor

Ömer bin Abdül’aziz, bazı sevdikleriyle,
Bir gün, bir cenazeyi gitmişti defnetmeye.
Defin işi bitip de, herkes ayrıldığında,
O, birkaç kişi ile durdu kabir yanında.
Dediler ki: (Efendim, siz ne için kaldınız?
Cenaze sizin değil, niçin ayrılmadınız?)
Buyurdu: (Kardeşlerim, tam gideceğim zaman,
Kabir bana seslenip, şöyle dedi arkamdan:
Ya Ömer, sormuyorsun, ne yaptım dostlarına?
Diyeyim de haber ver, geri kalanlarına.
İlk önce, ben onların yırttım kefenlerini.
Sonra da, parça parça yaptım bedenlerini.
Kan ve irinlerini içtim kabre inince.
Etlerini kemikten ayırdım ince ince.)
Ömer bin Abdül’aziz, söylerken bu sözleri,
Kederinden, yaş ile doldu iki gözleri.
Cemaat, kendisini dinliyordu öylece.
Dedi: (Kabir, sözüne devam etti şöylece:
Nerede sizden önce dünyada yaşayanlar?
Nerede bu dünyaya sımsıkı sarılanlar?
Hani, uzun emeller, hayaller kurmuşlardı.
Hiç ölmeyecekmiş gibi ona sarılmışlardı.
Ölümü düşünmeyip, durmadan mal yığdılar.
Ölenleri görüp de, hiç ibret almadılar.
Onların servetine herkes gıbta ederdi.
Biz dahi onlar gibi zengin olsak derlerdi.
Hani, şimdi ne oldu o servet ve mallara?
Bir anda ayrılarak, girdiler mezarlara.
Kara toprak altında, çürüyüp toz oldular.
Yedi bedenlerini, haşereler ve kurtlar.)
Ömer bin Abdül’aziz, bu sözleri kabirden,
Dinleyip, gözyaşları boşandı gözlerinden.
Kabir devam ederek, seslendi ki: (Ya Ömer!
Bir gün, bu kabristana yolun düşerse eğer,
Sor o zenginlere ki, ne kaldı o varlıktan?
sor o fakirlere de, ne kaldı o darlıktan?
Ne oldu dilinize, niçin susuyorsunuz?
Ne oldu gözleriniz, göremiyor musunuz?
Sor onlara, ne oldu o yumuşak tenleri?
Ne oldu dimdik duran kuvvetli bedenleri?
Bu çukurun kurtları, neler yaptı onlara?
Sor ki, yem mi oldular böcek ile kurtlara?
Halbuki bir vakitler yaşıyordu herbiri.
Var idi herbirinin güzel, şirin evleri.
Bu dünyaya aldanıp, haramlara daldılar.
Ahireti unutup, hazırlık yapmadılar.
Fakat ölüm, onları yakaladı bir anda.
Şimdi de yatıyorlar, hepsi mezarlarında.)
*************************************
Ölümü unutmayın

Ömer bin Abdül’aziz, birkaç arkadaşıyle,
Kabristana uğrayıp, ağladı göz yaşıyle.
Dedi: (Ey kardeşlerim, gördüğünüz kabirler,
Ceddim Emevilere aittir hepsi birer.
Sanki hiç bu dünyaya gelip yaşamamışlar.
Dünya lezzetlerini, sanki hiç tatmamışlar.
Şimdi toprak altında, hepsi çürümektedir.
Dökülen etlerini, böcekler yemektedir.)
Daha sonra hüzünle, yürüdü az ileri.
Buyurdu ki: (Dün gece, düşündüm ölüleri.
En sevdiğin bir dostun, vefat etse şu anda,
Üç gün sonra halini, bir görsen mezarında.
Gördüğün manzaradan, mutlak nefret ederdin.
Tahammül edemeyip, hatta geri dönerdin.
Zira sen görürdün ki, mezarda kurt ve böcek,
Kemirir bedenini, dayanmaz buna yürek.)
Ömer bin Abdül’aziz, sözünü bitirmeden,
Dehşete kapılarak, bayılıp düştü hemen.
Takva sahibi olup, çok ibadet yapardı.
Ahiret derdi ile, gün be gün zayıflardı.
Bir dostu, vakıf olup onun bu ahvaline,
Ziyaretine gelip, sordu ki: (Bu halin ne?)
Cevaben buyurdu ki: (Bu halimde ne var ki?
Eğer ömrüm biter de, ölümüm olsa vaki.
Birkaç gün geçtiğinde, gelsen ziyaretime,
Daha çok şaşırırdın, mezardaki halime.
Görürdün ki, gözlerim yanaklarıma akmış.
Dudaklarım dökülüp, dişlerim açık kalmış.
Yüzüm gözüm bulaşmış, cerahat ve irine.
Karnım şişip yayılmış, göğsümün üzerine.
Midem, bağırsaklarım dökülmüş topraklara.
Yem olmuş şu bedenim, böceklere, kurtlara.
Sen şimdi bu halimi hayretle karşıladın.
Mezardaki halimi görseydin, ne yapardın?)
Birine mektup yazıp, buyurdu: (Biraderim,
Günahımdan ötürü, Rabbimden af dilerim.
Allahü teâlânın azabından korkunuz.
Kullara zulmetmekten dahi uzak durunuz.
Kim Cenneti isterse, kaçınsın Cehennemden.
Düzeltsin kendisini henüz ecel gelmeden.)

**********************************
Niçin konuşmuyorsun?

Abdülkadir Geylani, bir mahalden geçerken,
Gördü iki kimseyi, münakaşa ederken.
Birisi hıristiyan, müslümandı öteki.
Sordu: (Münakaşaya sebep olan şey ne ki?)
Müslüman arz eyledi: (Bu diyor ki kininden:
Bizim peygamberimiz, üstündür sizinkinden.
Ben ise, şiddet ile itiraz ediyorum.
Bizim Peygamberimiz, daha üstün diyorum.)
Abdülkadir Geylani, dinleyip müslümanı,
İsbata davet etti hıristiyan olanı.
Buyurdu ki: (Ey kişi, madem ki böyle dersin,
Peki sen bu fikrini, nasıl isbat edersin?)
Hıristiyan dedi ki: (Bizim peygamberimiz,
Ölüyü diriltiyor, o, üstündür şüphesiz.)
Buyurdu ki: (Ey kişi, ben peygamber değilim.
Sadece o Resulün ümmetinden biriyim.
Eğer ben diriltirsem bir ölüyü ansızın,
Hazret-i Muhammed'e sen de inanır mısın?)
(İnanırım) deyince, buyurdu: (Öyle ise,
Çok eski, harab olmuş bir kabir göster bize.)
Gösterdi hıristiyan ona eski bir kabir.
Gitti kabir yanına, esseyyid Abdülkadir.
Buyurdu: (Burda yatan, bir kadındır ve hatta,
Şarkıcılık yaparmış hem de hal-i hayatta.
İster, şarkı söylerken onu ben dirilteyim.
Yahut nasıl istersen söyle, öyle edeyim.)
Hıristiyan, buna hiç ihtimal vermeyerek,
Dedi: (Madem dirilsin, o şarkı söyleyerek.)
Buyurdu ki: (Ey kişi, şunu da söyle peki.
Ölüyü diriltirken, ne derdi İsa Nebi?)
Dedi: (Bizim Peygamber, der idi ki: Ey filan!
Allah'ın izni ile, diril kalk mezarından.)
Abdülkadir Geylani, dönüp hıristiyana,
Buyurdu: (Öyle ise, dikkat eyle bu yana.)
Gösterdiği mezara dikkatlice bakarak,
Buyurdu ki: (Allah'ın izni ile diril, kalk!)
O anda, boydan boya yarıldı kabir birden.
Dirilip kalktı kadın, hem de şarkı söylerken.
Bir müddet öyle kalıp, sonra da birden bire,
Yine ölü olarak, giriverdi kabire.
Bu büyük kerameti görüp o hıristiyan,
Şehadeti söyleyip, hemen oldu müslüman.
Sonra Gavs-ül a’zamın sarılıp ellerine,
O andan itibaren, girdi tam hizmetine.
*****************************************
Kimler sonsuz yanacak?

Bir kimsenin iman ile öleceği, son nefeste belli olur. (Kelam-ı kibar)

Bu zat buyuruyor ki: (Müminin alameti,
İkidir, biri, sevmez küfrü ve kâfirleri.
Öbürü, ibadetler ona pek zevkli gelir.
Haram ve günahlardan, nefret eder, iğrenir.
Kalpte iman nurunun kuvvetlenmesi için,
İki şeyi yapması lazım gelir kişinin.
Biri, sohbet etmektir Allah dostları ile.
Zira kalp temizlenir, onların sohbetiyle.
Bir de, kitaplarını okumaktır onların.
Çünkü kalbi parlatır sözleri o zatların.)
Bir gün de buyurdu ki: (İmanda altı şart var.
İman etmiş sayılır bunlara inananlar.
Ancak bunlardan başka, vardır ki üç şart daha,
O iman makbul olmaz, bu üçü bulunmazsa.
Birisi, can boğaza gelmeden inanmaktır.
İkincisi, küfr olan sözde bulunmamaktır.
Bir de hubb-u fillah ve buğd-u fillah var ki hem,
İnanmış olmak için, bu da mühim ve elzem.
Yani müslümanları, Allah için sevmektir.
Kâfirleri, küfründen dolayı sevmemektir.
Bu üç şarttan birisi bulunmuyorsa eğer,
O kişinin imanı, olmaz makbul, muteber
Konu: gümenin karlı görüntüsü
sevgi uysal

Cevap yaz: 10
Hits: 8.015
07.01.2009 22:43 Forum: KÖY HALKIMIZIN RESiMLERi


erol abi ellerine saglik resimler cok güzel olmus, maasallah köydeki kara.
o kar burayada yagsa ne var.
Konu: günün anlamli sözleri
sevgi uysal

Cevap yaz: 1
Hits: 22
günün anlamli sözleri 07.01.2009 22:40 Forum: ANLAMLI SÖZLER


PROBLEMİN İÇİNDE BİR RAKAMSAN ,SONUCUN İÇİNDE DE VARSIN DEMEKTİR.



HERŞEY PAYLAŞILDIKÇA KÜÇÜLÜR PAYLAŞILDIKÇA KÜÇÜLMEYEN AKSİNE BÜYÜYEN TEK ŞEY SEVGİDİR...



SEVGİ KARANLIK BİR TÜNELDE YAKILAN BİR MUM IŞIĞI GİBİDİR SİZE YOLUNUZU GÖSTERİR FAKAT YOLUN SONUNDA NE OLDUĞUNU GÖSTERMEZ...
Konu: hikaye anne güvercin!
sevgi uysal

Cevap yaz: 1
Hits: 15
hikaye anne güvercin! 07.01.2009 22:38 Forum: KARIŞIK PAYLAŞIM


.

8.2.2007 - anne guvercin


Güzel bir yaz günüydü. Batur elinde sapan evlerinin yakınındaki ağaçlıkta kuş avına çıkmıştı. Gözleri radar gibi dikkatle çevreyi tarıyordu. Birden arkasında bir ses duydu: ’Vurma kuşları.’ Döndü, baktı. Seslenen yabancı değildi. Mahalle arkadaşı Sarper’di: " Ne istersin şu küçük yaratıklardan bilmem ki? Ne zararı var onların sana? Bırak ötsünler, uçsunlar, kanat çırpsınlar. " Batur: " Sarper yine mi sen? Bu kaçıncı? İşime karışma demedim mi ben sana? Bak kuşları ürküttün, kaçıp gittiler. Kuş vurmak yasak mı yani? " Sarper: " Yasak tabii. Şu sıralar kuş yavrularının büyüme zamanı. Batur: " Amma yaptın ha.. Yasakmış.. Yasaksa yasak. Kim bilecek benim kuş vurduğumu? Çevrede bir yığın kuş var. Bir kuş vursam kuş kıtlığına kıran girmez ya, kuş nesli tükenmez ya. Bana bak Sarper, sen iyi bir arkadaşsın, fakat şu kuş işine karışma " dedi ve ses çıkarmamaya dikkat ederek usul usul ilerlemeye başladı. Yirmi metre kadar gittikten sonra bir ağacın altında durdu. Sapanını yukarıya doğru kaldırdı. İyice nişan aldıktan sonra sapanındaki taşı fırlattı. Taş hedefini bulmuştu. Kuş yere düşerken aynı anda havalanan bir başka kuşun kanat sesleri duyuldu. Batur az ötesinde yere düşen kuşu aldı. Kuş can çekişmekteydi. Hemen kuşun kafasını kopardı. Kendisine doğru yürümekte olan Sarper’e dönerek: " Nasıldım ama? Tek atışta hedef on ikiden. Tık kafa gitti. Tüylerini yoldum mu, küçük bir ateş yakarım. Cız bız. Sonra deyme keyfime " dedi. Arkadaşının sözlerine aldırış etmemesine içerleyen Sarper: " Ne desem, ne söylesem boşuna. Başkalarının senden daha iyi düşünebileceğini hiçbir zaman kabul etmezsin zaten. Vurduğun bir yabani güvercin yavrusu. Yirmi gram et ya çıkar, ya çıkmaz. Hem düşünmediğin bir şey var. Bu yere düşerken kanat sesleri duymuştuk. Herhalde anne güvercindi uçan. Yabani güvercinler bildiğim kadarıyla kin tutarlar. Yavrusunu vurmakla hiç iyi yapmadın " dedikten sonra geriye dönerek hızlı adımlarla oradan uzaklaştı. Batur daha sonra ağaçlığın kenarında küçük bir ateş yaktı. Buraya gelirken yavru güvercinin tüylerini yolmuş ve iç organlarını temizlemişti. Kuşu pişirmeye başladı. Fakat arka tarafındaki ağaçlardan birinde üzgün ve yaşlı bir çift gözün kendisini izlediğinin farkında bile değildi. Anne güvercin bir taraftan yavrusunu vuran çocuğu seyrederken, bir taraftan da düşünüyordu: " Aslında elinde bir çocuğun bize doğru yaklaştığını görmesek, duymasak bile hissederiz. Fakat biz kuşlar, ağaç dalları üzerinde otururken dalar gideriz. Geçmişi düşünürüz. Hatıralar gözlerimiz önünde canlanır. Doğrularımız, yanlışlarımız aklımıza gelir. Çoğu zaman da hayaller kurarız. Bunlar genellikle tadını damağımızda hissedeceğimiz hayallerdir. Yani gerçek olmasını istediğimiz. İşte bu gibi durumlarda bir sapanın veya bir tüfeğin bize doğru nişanlandığını görmemiz yahut yaklaşan birinin hışırtısını, ayak seslerini duymamız mümkün değildir. Biricik yavruma uçmayı öğretiyordum. Yavrum çok yorulmuştu. Bir ağacın dalına konduk, dinleniyorduk. Etraftaki ağaçlar kuş doluydu ve sanırım çoğu da benim gibi hayallere dalmıştı. Küt diye bir ses duydum ve yavrumun feryadı ile kendime geldim. Baktım yavrum vurulmuş düşüyordu. Kanatlarımı çırptım ve uçtum. Havada geniş bir daire çizdikten sonra olayın olduğu yere döndüm. Çevrede kuş yoktu, hepsi kaçıp gitmişlerdi. Olayın nasıl olduğunu kuşlardan sorar, öğrenirim. Neyse bırakayım şimdi bunları düşünmeyi. Yavrumu vuran çocuk kalktı, gidiyor. Gözden kaybetmeden takip edeyim şunu. Evinin nerede olduğunu öğrenirim hiç olmazsa. "
Batur yolda gördüğü bir arkadaşıyla konuştuktan sonra oturdukları apartmanın kapısından içeriye girdi. Oturdukları daire 4. kattaydı. Anne güvercin karşı sokaktaki bir apartmanın çatısında saatlerce bekledi. Akşam olunca odaların, salonların ışıkları yanmaya başladı. Yavrusunu vuran çocuğun girdiği binanın oda ve salonlarını kontrol etmeye başladı. Örtülmeyen veya aralık bırakılan perdelerin arkasından içeri bakıyordu. 4. kattaki balkonun korkuluk demirlerinin üzerine kondu. Şöyle bir etrafına bakındı, bir tehlike var mı diye. Sonra ağır ağır başını pencere tarafına doğru çevirdi. Perdesi kapatılmamış pencereden içerisi rahatlıkla görünüyordu. Ve onu gördü…tam karşıda oturmuş, yanındaki birkaç kişiye bir şeyler anlatıyordu. El-kol hareketleri yapıyor, kahkahalarla gülüyor, etrafındakileri güldürüyordu. Onun son derece neşeli hali içini sızlattı. Bu sahneyi daha fazla görmeye dayanamadı, kanatlarını çırptı ve simsiyah gökyüzüne doğru uçup gitti. Daha sonraki günlerde Batur evlerinin yakınındaki ağaçlıkta sık sık kuş avına çıktı. Fakat hayret!..Her zaman pek çok kuşun bulunduğu bu ağaçlıkta bir tek kuşa rastlayamıyordu.
Batur, yine bir gün elinde sapanıyla buraya geldi. Çevreden çıt çıkmıyordu, etrafta hiç kuş yoktu. Tam yavru güvercini vurduğu ağacın altına gelmişti ki, aniden kanat sesleri duydu. Şaşırmıştı. Üzerine doğru dalışa geçen kuşu son anda fark etti. Elleriyle yüzünü kapatması onu yaralanmaktan kurtardı. Kuş çığlıklar atarak hemen ikinci defa saldırıya geçti. Bu saldırı birincisinden çok daha şiddetli oldu. Kuşun kanat vuruşları birer tokat gibi yüzüne gelen Batur, sırtüstü yere yuvarlanırken eliyle kuşa sert bir darbe indirdi. Kuşun ilerdeki çalılıkların arasına düştüğünü gören Batur, arkasına bile bakmadan kaçıp gitti. Batur o gece hiç uyuyamadı. Yatağında devamlı olarak bir o yana, bir bu yana döndü, durdu. Sabaha karşı şafak sökerken o kuşun kim olduğunu ve kendisine neden saldırdığını anlamıştı. O kuş, birkaç gün önce vurduğu yavru güvercini annesiydi. Demek ki anne güvercin yavrusunu vuranı unutmamış, devamlı olarak takip etmişti. Kuş vurmak için ağaçlığa gelirken orada bulunan kuşların kaçıp gitmesini sağlamıştı. Bu birkaç gündür ağaçlıkta hiç kuş görememesinin nedenini ortaya çıkarıyordu. Korkunç bir takip altındaydı. Eğer kuş vurmaya devam ederse anne güvercinin felaketine neden olacağını anladı. Zararın neresinden dönülürse kardı. Bir daha kuş avına çıkmazsam anne güvercin belki peşimi bırakır diye düşündü. Zaten sapanını anne güvercin ile boğuşurken düşürmüştü. Bundan sonra kuş vurmayacağına söz verdi.
Anne güvercin ise, Batur ile yaptığı mücadeleden sonra yerde bulduğu sapanı gagasının arasına kıstırıp uçup gitmiş, uzaklara, çok uzaklara, kimsenin onu bulup bir daha kuş vurmasına imkan bulamayacağı kadar uzaklara giderek oralarda bulduğu bir çukura sapanı atmış ve üzerine toprak, yaprak ne bulduysa doldurarak gömmüştü. Anne güvercin daha sonraki günlerde ağaçlığın kenarında nöbet tutmaya devam etti. Birisi buraya gelmeye kalksa hemen ağaçlar üzerinde dinlenen, uyuklayan veya hayal kurmakta olan kuşları uyaracak ve bu ağaçlıkta kimsenin kuş vurmasına izin vermeyecekti. Böylece aradan haftalar geçti. Sonbaharın gelmesiyle havalar soğumaya başladı. Bütün göçmen kuşlar gibi anne güvercin de grubuyla birlikte kışı geçirmek için sıcak ülkelere göç etti. Ertesi yıl nisan ayında anne güvercin grubuyla birlikte tekrar bu ağaçlığa geldi. Günler çok sakin ve olaysız geçiyordu. Anne güvercin fırsattan istifade ederek üç tane yumurta yumurtladı. Bu yumurtaların üzerinde günlerce kuluçkaya yattı. Sonunda yumurtalar çatladı ve üç tane minimini yavru sahibi oldu. Yaz mevsimi boyunca yavrularını büyüttü, onlara uçmayı öğretti. Hayatta kendilerine yönelebilecek tehlikelere karşı daima uyanık durumda bulunmayı öğütledi. Batur verdiği sözü tuttu. Bir daha onu kuş vururken gören olmadı.
Konu: Mevlüt MAVİ'yi kaybettik...
sevgi uysal

Cevap yaz: 20
Hits: 14.938
21.12.2008 11:21 Forum: GÜME KÖYLÜLERİMİZDEN VEFAAT EDENLER


allah rahmet eylesin, mekani cennet olsun ailesine ve yakinlarina allahtan sabir ve bassagligi dileriz.
Konu: mehmet kaplan
sevgi uysal

Cevap yaz: 7
Hits: 112
16.12.2008 17:13 Forum: GÜME KÖYÜNDEN HABERLER


büyük gecmis olsun.
Konu: köylüler
sevgi uysal

Cevap yaz: 7
Hits: 6.877
11.12.2008 17:22 Forum: KÖY HALKIMIZIN RESiMLERi


COK IYI paylasim icin tesekkürler.
Konu: köyümüzden görüntüler
sevgi uysal

Cevap yaz: 11
Hits: 9.223
11.12.2008 17:18 Forum: GÜME KÖYÜMÜZÜN RESİMLERİ


ellerine saglik erol abi, gercekten resimler cok güzel.
Konu: Gumeliler Turkmen kizana oynuyor.
sevgi uysal

Cevap yaz: 6
Hits: 6.142
08.12.2008 21:54 Forum: GÜME KÖYÜ VİDEOLARI


COK IYI smile paylasim icin tesekkürler ali.
Konu: Güme Köyünden Haber (Mehmet Oruc)
sevgi uysal

Cevap yaz: 18
Hits: 308
06.12.2008 23:41 Forum: GÜME KÖYÜNDEN HABERLER


allahtan sifalar dileriz.
Konu: Yasin'den Asım'a Bâkî Dostluklar
sevgi uysal

Cevap yaz: 5
Hits: 62
11.11.2008 22:25 Forum: KARIŞIK PAYLAŞIM


güzel bir paylasim ellerinize saglik.
Konu: Baris Sahin'In Dügününden Görüntüler
sevgi uysal

Cevap yaz: 11
Hits: 7.785
14.10.2008 20:42 Forum: GÜME KÖYÜ VİDEOLARI


yeni evlenen ciftler icin mutlulukar dileriz...
Konu: Sehit Komando Ramazan Yesilin son vasiyeti
sevgi uysal

Cevap yaz: 2
Hits: 3.673
Sehit Komando Ramazan Yesilin son vasiyeti 05.10.2008 10:01 Forum: MEHMETCİK - ŞANLI ASKERİMİZ


Olur ya bir çatışmada ölürsem
Arkamdan yas tutmayın
Bırakın toprağımda rahat uyuyayım
Bedenimden elbisemi çıkartmayın
Onlar benim gururumdur
Ölünce kefenim olacak
Başımdan beremi çıkartmayın
O benim şanım şerefim olacak
Ayağımdan botlarımı çıkartmayın
Onlar nice yollar aşacak
Şehit olursam Sırat Köprüsü'nden geçecek
Elimden tüfeğimi almayın o benim namusumdur
Ölünce mezarıma sembol olacak
Yaramın kanını silmeyin
Ahirette hesabı sorulacak
Göğsümden kör kurşunu çıkartmayın
O benim madalyam olacak.
Konu: Yıllar sonra öğrendim ki...
sevgi uysal

Cevap yaz: 3
Hits: 713
02.10.2008 22:24 Forum: GÜZEL YAZILAR


evet bencede cok güzel sözler. gencler ellerinize saglik.
Konu: ~~ İyiki ağladın gönül çiçeğim ~~
sevgi uysal

Cevap yaz: 5
Hits: 37
02.10.2008 22:21 Forum: GÜZEL YAZILAR


güzel bir paylasim ellerine ve emegine saglik elfida.
Konu: Bağlanmayacaksın öyle çok
sevgi uysal

Cevap yaz: 4
Hits: 57
28.09.2008 23:14 Forum: GÜZEL YAZILAR


güzel bir paylasim ellerine saglik.
Konu: ....KALP KIRMAK....(oku kısacıkkk) ama acisi buyuk...
sevgi uysal

Cevap yaz: 14
Hits: 294
28.09.2008 23:11 Forum: GÜZEL YAZILAR


evet cok güzel bir paylasimdi ve etkileyici, keske su 4 günlük yalan dünyada kalp kirmaca olmasa. ne güzel olurdu.
Gösterilen Mesaj 1 ile 30 arası. Toplam 131 mesaj bulundu Sayfalar (5): [1] 2 3 Sonraki » ... Sonuncu »

Bu sitenin tüm hakları Gümelilere aittir. © 2006-2016 GÜMELİLER DERNEĞİ Düzenleyen Ali KAPLAN